Cinsel Kimlikler / Nefertiti'den Emily Dickinson'a Sanat ve Çöküş_{Nefertiti'den Emily Dickenson'a Sanat ve Dekadans}

Camille Paglia, bu devasa çalismanin amacini söyle açikliyor: “Bati kültürünün antik çaglardan günümüze kesintisizce devam eden bütünlügünü–devamliligini göstermek ve kadinin çok eski zamanlara dayanan gizemi ve ihtisamina hak ettigi degeri yeniden kazandirmak.”Tabularin tarihini kiskirtici bir tarzda ihlâl eden ve dagitan Camille Paglia, cinselligin ve cinsel kimliklerimizin biçimlendigi tarihi, antik çaglardan günümüze edebiyat, sanat tarihi, psikoloji, din gibi disiplinlerin ürünlerinden yararlanarak arastiriyor.Insanin radikal bir biçimde yeniden ele alindigi bu cüretkâr ve devasa kitapta, etkisi altinda oldugumuz bati kültürüne içeriden bir gerilla hareketi gerçeklestiriliyor. Cinsel Kimlikler'de Antik dünyadan, Kleopatra'ya ve Misir'in saray ihtisamini kendi topraklarina tasiyan Roma'dan, Rönesans ve Romantizme ve aralarinda E. Dickinson'in da bulundugu belli basli yazarlardan, yirminci yüzyil sinemasi ve televizyonuna, spora ve nihayet Rock müzige varincaya kadar Bati Kültürü'nü yapilandiran tarihin bütün ögeleri ve cinselligin uçsuz bucaksiz, bitimsiz ve dehset verici tarihi tüm ayrintilariyla inceleniyor.Camille Paglia, büyülenerek ya da dehsete düserek ‘tasidigimiz', ama bir türlü terk edemedigimiz cinsel maskelerimizin/kimliklerimizin ve cinsel kâbuslarimizin nasil bir hiyerarsi içerisinde biçimlendigini/biçimlenmeye devam ettigini anlatiyor.Cinsel “maskelerimizi/kimliklerimizi” tahakküm ve itaatin toplumsal temsili olarak günlük hayatimizda tasiyoruz. Pek çok insan, edinilmis ahlâkî ilkelerle üstünü örttügü “kölelik gerçegiyle” sadece uyanir uyanmaz unuttuklari rüyalarinda yüzlesebiliyorlar.Cinsel kimliklerimiz ve cinsel rollerimiz farkinda olmadan yasadigimiz hayatimizdaki özgürlük arayisini ve talebini köleligin insana tatli gelen bir baska biçimine dönüstürmüyor mu?