Psikiyatrik Açıdan Çok Eşlilik Savunması

Erkekler sevip kaçmayı iyi bilirler!..

Özellikle de kadınların duygusallığı, tabiî biraz da saflıkları sayesinde!..

Akıl ve bilgiden uzak toplumlar, problemlerini çözümler üreterek değil, iç güdüleriyle halletmeye çalışırlar. Kavga eder, bağırır çağırır, çalar çırpar, gasp eder, saldırır, yaralar, hatta öldürmekten bile çekinmezler!..

Ve de rastgele çiftleşirler!..

"Çokeşlilik" erkeğin doğasının gereği olarak ortaya çıkıyor, ama "kayıt dışı çiftleşme" şeklinde kuralsız ve sorumsuz olarak sürüp gidiyorsa, bu kesinlikle ve öncelikle kadınların aleyhine sonuçlar ortaya çıkarır.

Erkeğe ciddi olmayı öğretmek için, onu nikâha davet etmekten daha etkili bir yol olabilir mi?

"Sorumsuz çokeşliliğin" kadınlara, çocuklara ve topluma verdiği zararları ortadan kaldırmak için!.. Erkeklere dürüstlüğü öğretmek için!.. "Aldatma"yı azaltmak için!..

Hele de kadın nüfusu, erkek nüfusundan fazla ise!.. Ve bu fazlalık, önümüzdeki

20-25 yıl içinde bir buçuk milyonu aşacak gibi görünüyorsa!..
Zaten oluyor ve mutlaka olacaksa; o zaman çokeşliliğin resmileştirilmesi gerekmez mi?

Osmanlı padişahlarından Orhan Gazi'nin buyurduğu gibi; "Fermanımdır! Eşleri ölen kadınlara ve yetim çocuklara sahip çıkılması için erkeklerin birden çok kadınla evlenmeleri teşvik edile!.."