Sarık Risalesi

Anadolu halkını isladdan uzaklaştımıanın ılk hamlelerinden olan sarık yasağı ve yerine ıkame edilmeye çalışılan şapka meselesini basıt bır fıkhı mevzu olarak görmemek gerekir. Kılık kıyafet, adabı muaşeret ve bilumum ahlakın bozulması beraberinde akitle bozukluğunu da getirmiştir ve nihayetinde tefekkür edemeyen, idraki baltalanmış bir nesil olarak meydana şu an gördüğümüz ilim ve fikirde cilt e, şehvet ve iştahlarda ise de haline gelen bir cemiyet oluşturmuştur. Sünnefin hıicciyyetini kabul eden her bir müslüman sarık sarmanın faziletini ve Sünnet bir amel olduğunu da haliyle kabul eder. Rasulullah sallabhu aleyhi ve sellem'in ve ashabının giydiği gibi giyinen, onlar gibi yaşayan müslümanları dini anlamamakla suçlayanlarm kimleri kendilerine örnek aldıkları, kimler gibi giyinip kimler gibi yaşadıkları ortadadır. 180 civarında eser vermiş olan büyük alim Molla Aliyyti'l Kari rahimehullakın imıasını taşıyan bu risale, sarık sarmanın faıileti ve sangın ucunu sarkıtmanın ne şekilde olduğunu Sünnet delilleri ışığında incelemektedir.